5 Ocak 2012 Perşembe

Ezber Bozduran sonrası :)

Fly me to the moon let me be among the stars..

Anahtarını kaybettiğim bir kapının önünde nasıl olacakta diğer tarafa geçeceğim diye düşünürken önüme gelen bir kitap sayesinde bu kadar kısa zamanda bukadar uzun katettiğim yol... ben bile inanamıyorum hala.
Bu yolculuğa ne zaman çıktığımı hatırlamakta bile zorluk çekiyorum, zaman ve mekanı gerçekten yok sayarak ... bir gezgin yorgunluğu var üstümde ama enerjim çok yüksek daha görmediğim o kadar yer koklamadığım o kadar çiçek ve tadına bakmadığım o kadar meyve varki...
Biliyorumki  bu güne kadar gelenler  gibi yeni gelecek olanlarda tesadüf olmayacaklar... klişe sonuç cümlemizi söylemeden olmaz J
Benim gerçek yolculuğumun başlangıcından tam 12 yıl geçti aslında fakat hayatın getirdikleriyle diyelim ki bunu istemiş olmalıyım bu yolculukta uzuuun dinlenme molaları aldım kendimi bulma yolunda. Halbuki o mola dediğim zamanlar asıl dönüşüm noktalarıydı benim için ama ancak şimdi farkedibiliyorum bütün olanları. Ve içimde affedemediğim , kabullenemediğim herşeyin aslında beni bir basamak yukarıya çıkmak için düzenlenmiş bir oyun olduğunu.
Onca yıl o meditasyon senin bu dizimleme benim şeklide gidip gelirken bir secret la başlayan kuantumcular haydi hoppa diyerek yeni bir defter açıldı bol özlü sözlü etrafta. Onca deneyimlemenin ardında yeni birşeyle lazım mide kıpırtılarıyla dolaşırken bir anda tam GERÇEKLİĞİ buldum bir anda.
Hemde öyle ne meditasyonda ne dizimde ne eğitimde basbayağı bildiğimiz nefes aldığım bir anda.
İlkini biraz ürkek bitirdiysemde ikincisinden çıkıp Ülker’e söylediğim cümleyi hatırılıyorum. “Kızım sen gerçekmisin yaaa” J ve evet gerçekten mutheşem 35 imi yaşarken hayatıma bu kadar gerçek birşey girdiğine okadar mutluyumki. Çünkü anladımki herşey hayatı içine çekmekle başlıyor.
İkinci , üçüncü derken dördüncü seansımda gerçek bir melek olup uçtum. Çok ütopik gelebilir size ama nefesi içime çektikçe ve verdikçe devinimini tam bir kanat çırpma deneyimi olarak yaşadım.  Çektiğim nefesle kanatlarım açıldı verdiğimle kapandı. Seansım bittiğinde Ülker’e söylediğim ilk şey bunu sende yaşamalısın oldu. Hatta bunu herkes yaşamalı... nasıl olur bilemem ama herkes için diliyorum böyle bir deneyimi... öz olmak, özgür olmak, iç olmak içinde olmak... evrenin sonsuz enerjisininin akışını, Tanrı’nın meleklerini gerçekten içimde hissetmek bu güne kadar yaşadığım en gerçek  deneyim oldu.
Ve sonra onca açılımı yaşayıp bir farkındalık sıçraması yaşayınca Bars’larla tanıştım. Başladım yargıları iptal etmeye , et et bitmezmi bunlar . Ettikçe yenileri çıktı ettikçe yenileri çıktı ama yılmak yok iptal etmeye devam ediyorum.  Sağlıklı yemek tarifleri yazdığım bir blogum var en sevdiğim cümledir;  Ruhunuzu hafifletin, bedininiz hafiflesin ve şimdide zihnimizi hafifletecek reçeteyi yazılmış önümde buldum J 
Teşekkür ediyorum etmesine ama yeterli hissetmiyorum açıkçası J Benim gerçek meleğim Ülker oldu.
Önce onu bana gönderdiği için Yüce Yaratana teşekkür ediyorum. İyiki bu kadar merak etmişim ve bulmuşum meleğimi.
Meleklerle ilgili okuduğum uyguladığım onca şeyden sonra bu deneyim beni melek enerjilerine daha da bağladı. Hatta en çok hoşuma giden şey sürekli melekleri insanlara anlatmak oldu. “Sizde okuyun, sizde uygulayın” “ Gerçekten işe yarıyo... gerçekten” J Artık arkadaşlarım yolda önüme çıkan tüylere çığlık atmama alışmışlardı.
Çok sevdiğim bir arkadaşıma bebeğiyle ilgili meleklerden yardım istemesi konusunda o kadar çok konuştum ki artık bende onun için onunla birlikte onca şey istedim.
Bir sabah beni arayıp telefonu “Meleğiiiiiim J ne yaptıysan hergün yaparmısın benim için” diye açtı. Bu kadarmı diyebilirsiniz ama bunu duymak benim için oğlumun akşam kafası yastıkta “iyi geceler annecim seni çok seviyorum” demesiyle eş değer bir heycandı.  Ben birileri için vesile olabilmiştim. Bundan daha iyi nasıl olur? J Bundan daha iyi nasıl oluruz?
Önce Tam Bizlik bişey bulduk sonra Ezberi Bozduk ;) 12yi listelemeye baladık J Şimdi sıradaki ;)
Hazır olun uçucaaazzzzzzz
Seni Seviyorum, İyiki varsın...
Rifka

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder